Yayınevi: İmge
Yazar: Ruşen Keleş;Yusuf Erbay;Hasan Akgün
Barkod: 9786256455511
ISBN: 9786256455511
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda, 25 Eylül 2015 tarihinde ve 193 üye devletin oyuyla, “Dünyayı Dönüştürmek: Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 Gündemi” başlığını taşıyan belge kabul edilmiştir. Belgede “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları” özetlenmiş; bu amaçlara ulaşılması için uygulanması gereken 169 hedef ve 232 adet göstergeye yer verilmiştir. Küresel Amaçlar olarak da adlandırılan Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA), “şimdi ve gelecekte, dünya ve insanlar için barış ve refaha ulaşmak üzere ortak bir plan” olarak hizmet etmek üzere tasarlanmış, birbiriyle bağlantılı on yedi amaçtan meydana gelen bir bütündür. Amaçlarla ilgili kuralların uygulanmasına tüm dünyada 2016 yılında başlanmıştır. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, “Eylem On Yılı” adında bir çağrı yaparak 2020’den 2030’a kadar sürecek olan dönemde yapılması gerekenleri dünya kamuoyu ile paylaşmıştır. Yeni küresel gündemi yönlendiren bu “Amaçlar” belirlenirken, sürdürülebilir kalkınmanın üç ayağını oluşturan çevre, toplum ve ekonomi ilişkilerine eşit mesafede yaklaşılmış; ayrıca her bir konunun birbiri ile doğrudan ilişkisinin kurulması hedeflenmiştir. Kalkınma, sadece ekonomik büyüme bağlamında değil, çevresel ve toplumsal kaygıları da içerecek biçimde yeniden ele alınmıştır. Kalkınmanın, dünya üzerinde yaşayan tüm insanların ortak sorunu olduğu vurgulanarak, evrensel bir kalkınma yaklaşımı benimsenmiştir. Özellikle, küresel çevre gündemini giderek artan biçimde belirlemeye başlayan iklim değişikliği ile mücadele edilmesi, sürdürülebilirliğin ön şartı olarak görülmüştür. Bu durum yeni gündemin, yeşil büyüme stratejisine olan vurgusunu ve çağrısını da beraberinde getirmiştir. Birleşmiş Milletler 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’ nın evrensel yönünün yanı sıra, yerel niteliklerinin de gözden kaçırılmaması gerekmektedir. Uygulamaların gerçekleştirilebilmesi için yetki ve görev yönünden “olmazsa olmaz” konumunda olan yerel yönetimler ile bu “Amaçların” sıkı ve kaçınılmaz bir ilişkisinin bulunduğu açıktır.
|